02 Nisan, 2009
Hayat ve Ölüm dramı: Ermeni Soykırımı gösteren fotoğrafların bir hikayesi
Ermeni soykırımı yüzlerce fotoğraflarla belgelenmiş. Onlar insan trajedisi ve mahrumiyeti, aşağılatma ve hayat için mücaddelerinin hakkında kesin bir fikir verir. Fotograflar aynı zamanda Türk inkara karşı ciddi kanıttırlar.
Bu fotoğrafların sırasında ayrı senelerde olan yayımlarındaki bu dört fotoğraf ayırır. Son zamanlarında Ermeni Soykırım Müzesi ve Enstitüsü’nün yanından (ESME) gerçekleştirilen araştırmaların ve açıklamasıların sonuçta onların aynı fotoğrafçıdan, aynı yerinde çekeceğini bilmek becermiş. Fotoğraflar 1915’te Mesopatamya’da sürgünleşen Ermeni göçmenlerinin son dakikalar gösterir. Fotoğrafların orijinalları Surp Ğazar’daki Mhitaryan Vakfı’nın arşivinde saklanır, ve birinci defa 1919’da Paris Barış konferansının göstermeğe hazırlanmış “Chemin de la Croix. Quelque tableaux de dernier episode du grand drame” adlı kitapta yayımlamış. Alepo’da bu fotoğrafları İngilizli bir subay Türk tutsaklarından mücadere etmiş, sonra Mısıra götürülmüş, oradan Venetik’e varmış. Buradan da onlar Mhitaryan Vakıfı’nda belirmişler.
Birinci fotoğrafta altı kişi çekilmiş, onlardan dördü çocuklar. Onlardan bütün dört fotoğraflarında var olan başlıklı kız ayrılır. Fotoğraflarında onun hayat ve ölüm hikayesi yazılmış. Ondan başka bütün dört fotoğraflarında bir küçük oğlan (birinci fotoğrafın merkezinde) da çekilmiş.
Birinci, ikinci ve dördüncü fotoğraflarındaki manzaralar aynıdır. Bunu fotoğrafların aynı, galiba Mesopatamya’nın bir yerinde çektiğinin kanıtlamağa izin verir. İkinci ve dördüncü fotoğraflarında görünen bitki hurma ağacı gibidir. Bu yüzünden fotoğrafların Mesopatamya’da çekildiğini zannederiz.
Birinci fotoğrafında aşırı erimiş ve yarım çıplak altı kişi çekilmiş. Aynı altı kişi ikinci ve üçüncü fotoğraflarında da çekilmişler. En büyükleri arkasındaki duvarın altında oturan iki kadındır, onlardan biri başlık ile, diğeri yarım çıplaktır. Çocuklarından ikisi başlıklı kadının yanında oturmuşlar, diğer ikisi de yarım çıplak kadının önünde.
İkinci fotoğrafında bir erkek, galiba Türk memur meydana çıkar. O elindeki ekmeğin parçasıyla Ermeni açlıklara eğlenir. Yatmış olduğu halde eli ekmeğe uzanan başlıklı kızı en erimiş görünür .
Üçüncü fotoğrafında sur duvarındaki oturan Ermeni göçmenleri kazanda bir şey pişirirler. Bu fotoğrafında başlıklı kız kımıldayamamak ve, galiba hayatın son dakikalar yaşanır.
Dördüncü fotoğrafında başlıklı kızı sedyede yatmış ve galiba artık ölmüş. Bu fotoğlafların sırasında sedye götüren bu genç kızlar ve oğul birinci defa meydana çıkarırlar. Muhacirlerin giyisiyle olduğundan onların buraya gelen göçmenlerin yeni gruptan olduğunu düşünüyoruz. Sedye götüren oğlunun arkasında toprağa yatan fesle küçük oğlan görünüyor, kim de galiba ölmüş. Son fotoğrafında pencerenin altında oturan gömlekli oğlu birinci fotoğrafında çekilen sürgünleşmiş Ermenilerin grubundan acaba bir tek kanandır.